Skip to main content

Onur Bilici

Yazar

Yazımın ikinci bölümünde sizler için Malta’da ne yenir ne içilir, nereleri gezmeliyim, Malta’da eğlence, gece hayatı nasıldır? Malta’da nerelerden ekonomik olarak nerelerden alışveriş yapılır? Ve kendimce faydalı bulduğum bir kaç bilgi sizlerle paylaşmak istedim iyi okumalar.. ?

Yeme-İçme:

Malta konumu itibari ile İtalya’ya yakın olduğu için İtalyan restoranlarına fazlasıyla rastlayacaksınız. Neredeyse her köşe başında bir pizzacı bulunuyor. Ayrıca ada olması nedeniyle deniz mahsulleri beklentiniz olabilir; ancak beklediğiniz gibi balık restoranları yaygın değil ve iyi bir yer bulmakta zorlanabilirsiniz. Eğer böyle bir planınız varsa tavsiyem balıkçılıkla geçimini sağlayan Marsaxlokk kasabasına gitmeniz. Türk mutfağı bulmanız ise zor değil. Döner ve kebap için de aynı şeyi diyebilirim. Sanırım bu iki şey Arif’in Manchester’a attığı golden sonra ki en büyük milli gurur. Fakat suyundan mıdır bilmem ama Türkiye’de yediğiniz yemeklerle kıyaslamak pek mümkün değil. Dönerler ise kıymadan yapılır, makina ile kesilir :/ Sizin için hazırladığım birkaç Türk restoranına göz atabilirsiniz.

Öz Sofra Restaurant / Bugibba : Geniş menüsü ve lezzetli yemekleri ile Bugibba’daki mekanlarını ilk sıraya koydum. Başka şehirlerde de şubeleri bulunmakta ama en iyisi burası.
La Turca / San Gwann: Yine geniş yelpazesi, ev yemekleri, tatlılar eve sipariş verme imkânı ile kaliteli hizmet sunmaktalar.
İstanbul Kebap / Sliema: 3-4 tane şubesi var. 2 defa gittim ve lahmacun kalmamıştı ama lahmacunun tükler arasında çok lafı geçiyor.
Millennium / Paceville: Gece eğlence merkezine yakın olduğu için tercih edilebilir. Köfte ve ızgaraların tabakta servisi daha güzel. İşletme sahibi cana yakın ve güler yüzlü. Param olmadığı zamanlar bana çok yardımcı oldu.
Fiyatlar genel olarak Türkiye’dekilerle aynı. Yalnız rakamsal olarak aynı. Türk lirasının Euro’ ya olan paritesini düşünürsek ortalama 3 katı pahalı diyebiliriz. Örneğin 5-10€’ya bir dürüm yiyebilirsiniz ya da 2-3€’ya dilim pizza. Eğer alışveriş yapmazsanız aylık 500€ ihtiyaçlarınızı karşılayacaktır.

Gezilecek Yerler:

Başkent Valetta: Tarihi binaları ile inişli çıkışlı sokaklarında yürürken kapı önünde güvercin yemleyen, kedileri besleyen ya da örgü ören teyzeleri görebilirsiniz. Kimi zaman garajını antika müzesine çevirmiş bir amca. Yürüdüğünüz, geçtiğiniz her sokak sizde ilgi uyandırabilir. Surların üstünden bakmayı ve içinde savaşta kullanılan tünelleri veya savaşın yönetildiği odaları gezmeyi de unutmayın. Katedrallerin ve kiliselerin muazzam yapısını da mutlaka görmelisiniz. Osmanlı mezarlığında da bir dua okumak isteyebilirsiniz. Valletta’nın biraz aşağısında Floriana’da botanik bahçesini dolaşabilirisiniz.

Gozo & Comino: Bu iki adaya turlara katılarak gidebilirsiniz. Birbirinden güzel plajları ve masmavi denizine bayılacaksınız. Blue Lagoon benim favorim, mutlaka gidin. Maldivleri kıskandıran denizinden ayrılmak zor gelecek. Buralarda dalış yapabilir, filmlerin ve Game of Thrones gibi dizilerin çekildiği yerleri gezebilirsiniz. Dünyaca ünlü Azure Window yine buradaydı.(2017’de hava koşulları nedeniyle yıkıldı.) Tapınaklar, kaleler ve müzeleri de gezebilirsiniz.

Plajlar:

  • Golden Bay
  • Paradise Bay
  • Mellieha Bay
  • Għajn Tuffieħa Bay
  • Ġnejna Bay
  • St Georges Bay

Plajlar ve kumasallarla ilgili detaylı bir içeriğe buradan ulaşabilirsiniz.

Popeye Village:

Türkçe adı ile Temel Reis köyü. Film çekimi amacıyla kurulan köy şuanda eğlence merkezi olarak kullanıyor. Bol bol fotoğraf çekilmek isteyeceğiniz, gerçekten bir çizgi filmden çıkmış gibi duran bu köy içinizde ki çocuğu ortaya çıkarabilir, merakla etrafa koşuşturmanıza neden olabilir. Köye giriş ücreti 15€. Hediyelik eşya dükkânında biletinizi göstererek bir tane anahtarlık ya da kartpostal hediye alabilirsiniz. Ayrıca terastaki bardan el yapımı geleneksel şaraplardan da tadabiliyorsunuz. Köyde müzeler, havuz, deniz, denizde şişme oyun parkı, trambolin vb. gibi eğlenceli aktiveler bulunmakta

Mdina:Orta çağlardan kalma tarihi yapısını bozmayan Malta’nın eski başkenti Mdina aynı zamanda Game of Thrones’ta kralın şehri. Etrafı surlarla çevrili bu şehir UNESCO tarafından Dünya mirası listesinde bulunuyor.

Marsaxlokk:Bunların dışında ada; eski mimarisi, tarihi, katedralleri, kiliseleri, kaleleri, sarayları, tapınakları, mağaraları, müzeleri ile tarih severlerin mekânı.

Alışveriş:

Ada diğer Avrupa ülkelerine göre ne kadar ucuz olursa olsun fiyatları Türk lirasına çevirdiğinizde bazı şeyler daha pahalı olabiliyor. Özellikle teknolojik aletlerde bir beklentiniz olmasın fakat bilmeniz gereken önemli bir detay var. Türkiye Avrupa Birliğine üye olmadığı için vergi muafiyetinden yararlanabilirsiniz. Diğer Avrupa ülkelerine nazaran Malta’da sanırım 100€ üstü alışverişlerinizde ‘’Tax Free’’  formu alabiliyorsunuz sadece. Tabi bu fiyatın altında ki alışverişlerinizde de kasiyere sorabilirsiniz. En azından şansınızı deneyin derim . Bu formları doldurup ülkeye dönerken Malta havaalanında Tax Free kutularına atıyorsunuz. Sizden alınan vergi birkaç ay sonra kartınıza ya da seçmiş olduğunuz ödeme yoluyla size gönderilir.

Alışveriş yapabileceğiniz yerler:

  • Merchant Street: Valetta şehrinde İstiklal Caddesine benzer karşılıklı dükkânların bulunduğu yine AVM’lerin bulunduğu bir cadde.
  • Sliema: Bu şehrin neredeyse her sokağında bir dükkân bulabilirsiniz. Ayrıca Point adında bir alışveriş merkezi de bulunuyor.
  • Buggibba, Saint Julian’s, Paceville gibi şehirlerde de alışveriş yapabileceğiniz dükkânlar ve AVM’ler bulabilirsiniz.

Ev alışverişi:

  • PAVI Supermarket: Her şeyi bulabileceğiniz devasa bir alana inşa edilmiş belki de adanın en büyük marketi olabilir.
  • Smart Supermarket
  • Lidl Market: Ucuz’a market alışverişi yapabilir, bulunduğunuz yere yakın konumda bayi bulabilirsiniz.
  • Turkish Mini Market: Üniversite yakınında otobüs ile gidebileceğiniz 60 metrekarelik bir dükkân. Sucuktan rakıya bir çok Türk markalarını bulabilirsiniz.

Eğlence & Gece Hayatı

Biz kendimize ne kadar çok tatil yapıyoruz derdik bir de. Bu küçük ülke Dünya’nın en çok resmi tatil yapan ülkesi. Adeta eğlencenin dibine vuruyorlar. Genelde dindar bir yapıları bulunsa da dini bayramları fazla da olsa bu bayramlar çoğu zaman amacından dışarı çıkabiliyor.  Bu biraz sabah camiye akşam diskoya benziyor. Havai fişek gösterileri daha önce hiç görmediğiniz büyüklükte ve güzellikte. MTV müzik haftası ve sonunda dünyaca ünlü sanatçıların sahne aldığı festivalle noktalanan Isle of MTV her yıl Haziranın 20’sinden sonra 1 hafta sürer. Eğer zamanınız uyuyorsa mutlaka gitmelisiniz. Avrupa’nın enlerinden olan bu festivale Dünya’nın birçok yerinden insan geliyor. Festival ücretsiz fakat sonrasında sanatçıların yaptıkları after party lere katılın çünkü asıl gece o zaman başlıyor. 20€ gibi ücreti var.

Eğlence mekanları:

Paceville: Gece hayatının dur durak bilmeden devam ettiği bir semt. Yüzlerce alkollü mekan, plaj ve kumarhanelerin bulunduğu bir yer. Özellikle önerebileceğim bir mekan yok fakat Portomaso plazasının en son katında Level 22 adında elit bir mekan var. Burada giriş ücretli ve içerideki insanlar grantuvalet.

Cafe del mar /Bugibba: Her sezon ünlü djleri getirmeleri ve denize karşı olan havuzuyla bilinen son derece hoş bir yer. Havuzda denizi izlerken bir yandan rahatlatıcı deep müzikleri dinleyip diğer yandan kokteylinizi yudumlamanın keyfini çıkarın. Gece başlamadan üstünüzü değiştirip restoranda akşam yemeği de yiyebilirsiniz.

Faydalı Bilgiler

  • Paceville’de ucuz ve kalabalık otellerde konaklama yapmayın. Gece uyurken eşyalarınızı çalabilirler ya da dışarıdan geldiğinizde odada başkalarını bulabilirsiniz. Odanız aynı anda başkalarına da kiralanmış olabilir.
  • Kalabalık mekânlarda çanta ve ceketlerinizi yanınızdan ayırmayın. Özellikle gece kulüplerinde masanıza, sandalyenize bırakıp bara ya da dans etmeye kalkmayın. Hırsızlık olayları oluyor. Bu tarz mekânların çoğunda emanetçiler bulunmakta. 1-2 € verip eşyanızı sağlama almanızı tavsiye ederim.
  • Malta’da bodyguardlar anlayışsız ve ırkçı olabiliyor. Kendilerine devlet tarafından verilen polis yetkisi var. O yüzden haklıysanız bile hiçbir şey demeyin.
  • Okul çalışanları ile aranızı her zaman iyi tutun çünkü hem İngilizcenizi geliştirmek, hem de okulda bir sorunla karşılaşırsanız problemleri çözmekte çok yardımcı oluyorlar.
  • İllaki Türklere rastlarsınız ancak dilinizi geliştirmek istiyorsanız uzak durun. Malta’nın en büyük avantajlarından birini kullanarak Dünya’nın her yerinden insanlarla arkadaşlık kurun. Yeni kültürlerle tanışın. Örneğin ben Türk gördüğümde dilimin daha iyi olmasını kullanarak kendimi Kolombiyalı olarak tanıtıyordum böylelikle birlikte takılsak bile Türkçe konuşmak zorunda kalmıyordum. 😀
  • Avrupa insanının rahatlığı sayesinde hocalarınızla öğretmen öğrenci ilişkisi dışında birlikte aktivitelere katılabilir, kendisini bara ya da kafeye davet edebilirsiniz. Bu İngilizcenizi geliştirecektir.
  • Eğer İngilizceniz Intermediate üzeri ise okulda çalışmak için başvuruda bulunabilirsiniz. Bu yöntem okulda daha çok zaman geçirmenizi, dilinizi geliştirmede yararlı ve maddi açıdan faydalı olabilir.